Evaluations and Suggestions on Wind Erosion and Windbreaks in the Process of Climate Change in Central Anatolia

İç Anadolu kuzey ve güneyinde dağlık arazi arasında bulunmakta olup, deniz etkisine kapalı bölgemizdir. Bölgesi’nde yağışlar çok az (300-350 mm/yıl) yazları sıcak kurak, kışları soğuk kurak olan tipik bir “Bozkır İklimi” etkilidir. Tarih boyunca Hitit’lerden beri yoğun alanı Anadolu’da nüfus yoğunluğu arttıkça orman tahribi de yaygınlaşmıştır. Kurak bölge ormanları kesilmiş, otlaklarda ormanlarda aşırı otlatmalar bitki örtüsünü yok edecek ölçüde tahribine sebep olmuştur. Bölgede esen kuru kurutucu rüzgârların etkisi ile örtüsü edilmiş korumasız kalmış toprakların ince bölümü (Kil toz) taşınmıştır. Geriye kalan kum tarım, otlak alanları giderek kara kumulları kaplanmıştır. Kara kumullarına karşı 1962 yılında Karapınar’da başlatılan “Kumul önleme çalışmaları” iki Devlet Üretme çiftliğinde yetiştirilen “Rüzgâr Perdeleri” başarılı örnek ağaçlandırmalardır. Bu ağaçlandırmalar bazı köy çevrelerinde koruyucu ormanların kurulmasına Alçak arazide yapılan bu çalışmaların yanında, yapılmıştır. Böylece araziye düşen yağışların toprağa sızdırılması sağlanmıştır. 
 Ancak küresel iklim değişimi “Isınma/kuraklaşma” süreci olarak etkisini göstermektedir. Ortalama sıcaklık değerlerinde belirgin artış vardır. Yıllık toplam ise zaten olduğu pek arttığı için yetersizdir. Artan kuraklık daha rüzgârlar alçak arazideki rüzgâr perdelerinin kurulmasını, tahrip edilmiş, seyrek çalılıklara dönüştürülmüş alanlarının hızla ağaçlandırılmasını tarım alanlarında ağaç çalı yetiştirilmesini gerektirmektedir.